Geçen seneydi galiba kulaklığımla bir radyo kanalını dinliyordum.Dj bisiklet için şimdi mesaj zamanı demiş ve bende büyük bir heyecanla bu çekişile katılmıştım.Kazananı açıkladığında ise sevinçten kafam tavana vuracaktı neredeyse.

Evet ben kazanmıştım ve dişi bisikletim de 15 gün içinde de elime ulaşmıştı. :)



30 yaşına basamak dayamış olsam bile bisiklete binmek benim için hala bitip tükenmeyen bir sevdadır.
Öyle bir aşktır ki çocukluğumda o zayıf ,çelimsiz halime bakmadan koca bir dağ bisikletine binmeye çalışmış ve dönüş yapmaya çalışırken direksiyon hakimiyetimi kaybedip kendimi yerde bulmuştum.Bu kazayla da hayatım boyunca taşıyacağım bir ize sahip olmam bile beni bu sevdamdan vazgeçirememiştir.
İşte bu sevdam yüzden eşimle yada kız arkadaşlarımla hemen hemen her bahar sırt çantalarımızı yiyeceklerle donatıp Büyükada’ya gidip bisiklet kiralarız.


Bisikletlerimizle birkaç kere büyük tur küçük tur yapar, yorulduğumuzda,acıktığımızda çantalarımızı açıp biraz mola veririz.Fotoğraf çekmek, adanın bazı yokuş yerlerinde bisikletten inip bisikleti taşımak zorunda kalmak, faytonlarla yarış yapmak, adadan dönüş yaparken tutmayan bacaklarımızın ağrıları bile baharın gelişini kutlamak gibi bir şeydir benim için.


Sizinde içinizdeki çocuk bas bas bağırıyorsa;
İşte tamda hafta sonu gelmiş ve ne yapsam ne yapsam diye kara kara düşünürken…belki size bir fikir olur.


Delikadin Nuray

4 yorum:

Evimin dekoratörü Esin dedi ki...

Okuyunca adaya gidesim geldi, ama ben gidersem sırt çantasına bizim minikleri atarım herhalde :) Onlar sırtımızda güzel spor olur bizede..

Nuray dedi ki...

Evimin Dekoratörü;
bebekse koy sepete :)

Unknown dedi ki...

Oh ne iyi yapmışsın canım!
Blogumda ödülün var bu arada,haberin olsun!
Sevgiler...

Nuray dedi ki...

Kitap kurdu,

teşekkürler mim için.

Yorum Gönder

Bakalım bu işe siz ne diyeceksiniz!!!